psychosis - psikoz
psişe (zihin) terimi ile hastalıklı/anormal eylem, koşul ya da durumu ifade eden “-osis” sonekinden oluşturulmuştur. Kalıtsal, toksik ve nörolojik (organik) faktörlerden kaynaklanır. Majör bir bozukluk olup tüm zihinsel süreçleri (biliş, yönetici işlevler, içgörü, duygu, duygulanım) etkiler. Bu bağlamda, hastada, gerçeklik testi yoktur, konuşma ve düşünme mantık-dışı ve tutarsızdır, sanrı (delusion) ve varsanılar (hallucination) vardır. Hasta günlük yaşam için gereken beceri ve işlevleri yerine getiremez, yaşamını yönetemez, tıbbi desteğe muhtaçtır. PSİKOANALİTİK KURAM ve PSİKANALİZ’de kullanılan terminolojiyle, psikoz, nesne-KATEKSİS’inin tüm nesnelerden (dış dünyadaki ve hatta hayaldeki) çekildiği haldir. Libido REGRESYON’u erken anal evreye (bakınız PSİKOSEKSÜEL GELİŞİM) kadar uzanır. Hasta dış dünyadaki insan ve nesnelerle bozuk bir ilişkiye geçer. Bu yepyeni ve çok şiddetli ilişki sanrısal ve varsanısal oluşumlarla gerçekleşir. Psikozun öncelikli tedavisinde, psikiyatr, PSİKANALİZ ya da diğer psikoterapi tekniklerini değil, İLAÇ kullanır. Bir dönemde cerrahi yöntem dahi uygulanmıştır (örn., LOBOTOMİ). Hastalığın tedavisi zor, prognozu genelde kötüdür. Yukarıdaki psikoz belirtileri DSM-IV TR’de “Şizofreni ve Diğer Psikotik Belirtiler”, DSM-5’te “Şizofreni Spektrumu ve Diğer Psikotik Belirtiler” altında geçmektedir. [Geliştiren/aktaran: Avusturyalı psikiyatr Ernst von Feuchtersleben (1710-1790)] karşılaştırınız: nevroz

