delusion - delüzyon / sanrı
kültür ya da alt kültür tarafından onaylanmayan, mantıksızlığına ya da kanıtların aksini göstermesine rağmen ısrarla savunulan, olasılıksız ve genelde son derece kişisel fikir ya da inanç sistemlerine ilişkin hezeyan. Abuk sabuk konuşma, saçma sapan sözler etme, saçmalamayı; gerçek olmayan şeylere ve gerçek dışı düşüncelere inanmayı içerir. Türleri: a. bizar delüzyon gerçekleşmesi mümkün olmayan hezeyanları içerir; b. duyguduruma uygun delüzyon kişinin duygudurumuyla uyumlu hezeyanları içerir. Örnek: Depresyondaki kişinin duyduğu suçluluk hezeyanları; c. duyguduruma uygun olmayan delüzyon kişinin duygudurumuyla uyumlu olmayan hezeyanları içerir. Örnek: Depresyondaki bir kişinin, dünyayı kurtaracak güce sahip olduğunu iddia etmesi; d. erotomanik delüzyon kişinin, bir şahsın kendisine aşık olduğuna inanması; e. grandiyöz delüzyon büyüklük hezeyanı. Aksini gösteren kanıtlar olduğu halde, kişinin mantık-dışı bir biçimde kendini olduğundan çok daha yetenekli, bilgili, önemli, değerli, prestijli, başarılı olduğunu düşünmesi ve bunlara inanması. f. kıskançlık delüzyonu eşin ya da partnerin kendisini aldattığına inanma; g. mignon delüzyon ebeveynin başkası olduğuna inanma; h. nihilistik delüzyon ölmüş olduğuna inanma; i. perseküsyon delüzyonu başkalarından kötülük göreceğine inanma; j. paylaşılmış delüzyon hezeyanların başka biri veya birileri tarafından da paylaşıldığına inanma; k. referans delüzyon kendisiyle ilgili olmayan olaylardan anlam çıkarma ve bunlara inanma; l. Schneider delüzyonları. Türleri: l1. düşüncelerin çekilmesi başkaları ya da bir takım güçler tarafından düşüncelerinin zihninden çekilip alındığına inanma; l2. düşüncelerin okunması diğerlerinin kendi düşüncelerini ve zihninden geçenleri bildiğine inanma; l3. düşünce sokulması bazı düşüncelerinin başkaları tarafından zihnine sokulduğuna inanma; l4. düşüncelerin yayılması/yayınlanması düşüncelerinin başkaları tarafından duyulacak şekilde yayınlandığına inanma; l5. edilgen duygular duygularının başkaları tarafından oluşturulduğuna ya da yönlendirildiğine inanma; l6. edilgen dürtüler başka insan ya da güçlerin kendisine bir takım dürtüler yüklediğine inanma; l7. edilgen eylemler davranışlarının başkaları veya bir takım güçler tarafından yaptırıldığına inanma; l8 kontrol edilme düşünce, duygu ya da dürtülerinin başka insanlar ya da güçler tarafından kontrol edildiğine inanma; m. somatik delüzyon bedensel bir hastalık ya da bir anormalliğinin olduğuna inanma; n. suçluluk veya günahkarlık delüzyonu düşünceleri ya da yaptıkları için tanrı veya insanlar tarafından cezalandırılacağına ya da kendisi yüzünden felaketler olacağına inanma; o. kaybedeceğine inanma. karşılaştırınız: halüsinasyon, yanılsama